Kuzey Temenos Evi
Kuzey Temenos Evi Aphrodite Tapınağı’nın tam kuzeyinde, çok önemli bir konumda yer almaktadır. Günümüze ulaşmış başlıca unsurları odalarla çevrili iki küçük avlu ile büyük boyutlu apsisli bir salondur. Apsisli salonun mermer zemini iyi korunmuş durumdadır ve özenle işlenmiş mermer duvar süslemeleri kazılar esnasında ortaya çıkarılmıştır. Bunların arasında yüksek kalitede figürlü pilaster başlıkları da yer alır. Seramik buluntular, evin en azından MS 6. yüzyıla kadar kullanıldığını, yaşamın ise Orta Çağ’ın başına kadar (7.-9. yüzyıllar) devam ettiğini göstermektedir.
Görünür kalıntılar arasında bir koridor (planda I, eski bir peristil parçası), mozaik zeminli ve ortasında sığ bir havuz bulunan bir giriş avlusu (II), büyük bir apsisli yemek ve misafir odası (III) ve daha özel, dört sütunlu avlu ve ona açılan küçük odalardan oluşan bir alan (IV) vardır. Havuzlu avludan girilen misafir odasının zemini mermer kaplı olup duvarları Aphrodite ve Apollon gibi figürlerle süslenmiş pilaster başlıkları içeren gösterişli mermer paneller ile dekore edilmiştir.
Evin kuzeyi ve doğusunda yapılan yeni jeofizik araştırmalar ve kazılar, evin şu anda açığa çıkandan çok daha büyük olduğuna işaret etmektedir. Misafir odasının doğusunda ve kuzeyinde geniş açık kolonadlı alanlar vardı. Giriş avlusunun (II) kuzeydoğu köşesine Geç Antik döneme ait yuvarlak bir heykel kaidesi konmuştur. Kaidedeki yazıt Roma’nın resmi dili olan Latince yazıldığından bu ev olasılıkla geç dönemde yaşamış bir Roma valisinin eviydi.
Kuzey Temenos Evi’ndeki yeni çalışmalar, evin net ölçülerini, evrelerini, kronolojisini ve işlevini anlamayı, yapıyı ve buluntularını inceleyip yayınlamayı amaçlamaktadır. 1965 ile 1967 yılları arasında evin büyük bir kısmı kazılmış, 1995-1996 yıllarında daha fazla belgeleme çalışması yapılmıştır. Yeni proje, Geç Roma döneminden Bizans dönemine kadar Aphrodisias’taki konut ve yaşam tarzına ilişkin yürütülen kapsamlı bir araştırma projesinin parçasıdır. Büyüklüğüne ve göze çarpan konumuna rağmen ev yeterince incelenmemiş ve yayınlanmamıştır. Güncel bir jeofizik araştırma programıyla birlikte tasarlanan yeni kazılara 2023 yılında başlanmıştır.